Elektrikli Araçlar Hakkında Bilgiler
03 May

Yazan
0 Yorumlar
21330 Görüntüleme
Elektrikli Araçlar Hakkında Bilgiler
Doğa dostu bir ulaşım için elektrikli araçların kullanımı
son dönemlerde zirve yapmış durumdadır. Aslında elektrikli araçların
keşfedilmesi ve piyasaya sürülmesi bundan çok uzun yıllar öncesine dayanmaktadır.
Dünyada ilk elektrik araç (Electric Vehicles – EV) 1830’lu yıllarda İskoçya’nın
Aberdeen kentinde tanıtılmıştır. O dönem içerisinde çok beğenilen bu teknoloji
Londra sokaklarında elektrikli taksilerin ortaya çıkmasına bile sebep olmuştur.
Ancak dönemin şartlarında petrolün çok fazla olması, petrol üretiminin artması
ve bunlarla paralel olarak petrol fiyatlarının düşmesiyle birlikte, elektrikli
araçlar insanların gözünden bir anda düştü ve piyasadan silinme noktasına
geldi. O dönem içerisinde elektrikli araçlarla ilgili karalama kampanyaları da
çok sıklıkla yapıldı ve bu teknoloji rafa kaldırılarak yerine fosil yakıt
tüketen araçlar piyasaya hâkim hale geldi.
Son dönemlerde küresel ısınmanın artması ve fosil yakıtların
Dünya genelinde azalmasıyla birlikte elektrikli araçlar yeniden popüler hale
geldi. Benzin fiyatlarının günden güne artması ve ülkelerin dışa
bağımlılıklarından kurtulması içinde elektrikli araçlar önemli bir yere
sahiptirler. Dünya Sağlık Örgütünün yayınladığı çevre raporlarına göre, dizel
araçlar ve benzinli araçlar yüksek karbon salınımı sebebiyle atmosferin
dengesini olumsuz etkilediği kesinleşmiş durumdadır. İşte bunlardan dolayı
içten yanmalı motorlu araçlar yerine doğa dostu araçların trafikte daha fazla yer
alması hızlanmıştır. Belki uzun yıllar alacak ancak fosil yakıt tüketen
otomobiller yıllar içerisinde ortadan kalkacak.
Dünya genelindeki birçok otomobil üreticisi son yıllarda
kaynaklarının önemli bir kısmını elektrikli araç üretimi için ayırıyor. Sadece
araç üreticileri değil farklı teknoloji firmaları da elektrikli araçlar için
batarya üretme konusunda yenilikçi adımlar atıyor ve AR-GE çalışmaları
yürütüyor. En başta Avrupa Birliği olmak üzere birçok ülke, elektrik araç
üretimini ve kullanımını teşvik edici yasal süreçleri hızlandırmaya başlamış
bulunmaktadır.

Elektrikli araçlar adından da anlaşılacağı gibi fosil yakıt
tüketen otomobiller gibi içten yanmalı motor kullanmazlar. Benzin yerine elektrik, içten yanmalı motor
yerine elektrik motorundan güç sağlarlar. Bu araçlardaki kullanılan elektrik
motorları batarya ve pil setleri ile çalışırlar. Tabi ki model bazında
incelendiğinde batarya türleri farklılık gösterebilirler. İçten yanmalı motorun
çalışma şekline göre doğru yakıt alınması araçların emniyeti ve sağlığı açısından
kritik bir öneme sahiptir. Elektrikli araçlarda ise güç için sadece AC
(Alternatif Akım) ya da DC (Doğru Akım) kullanan bir elektrik kaynağının olması
yeterlidir.
Elektrikli araçların çalışabilmesi için motora gelen güç,
bataryada depolanan elektrik enerjisi üzerinden sağlanır. Elektrikli araçlarda
enerji dönüşümü güç kaybı olmadan gerçekleşir. Fosil yakıtlı araçlarda ise
yakıtın yanması ile birlikte ortaya çıkan enerjinin ortalama yüzde 25’i
kullanılabilir. Elektrikli araçlarda kullanılan motorlar, doğrudan alternatör
(alternatif akım üretici) olarak çalışması sayesinde mekanik enerjiyi başka
ileticiye gerek olmadan elektrik enerjisine dönüştürür. Bundan dolayı
elektrikli araçlarda egzoza gerek yoktur.
Elektrikli araçların avantajları arasında sıfır karbon
salınımı en çok öne çıkan özelliklerinden biridir. Elektrikli araçların çevreye
duyarlılığı geleneksel araçlara göre en büyük farkıdır. Ayrıca geleneksel
araçların yarattığı ses kirliliği bilinmektedir. Ses faktörü açısından da
elektrikli araçlar en konforlu araçlardır. Elektrikli araçlar ayrıca sürüş
performansı (konforlu bir sürüş keyfi), batarya dolum maliyeti ve düşük bakım
masrafları gibi diğer yönlerden de farklı avantajlar sağlamaktadır. Son
yıllarda piyasada elektrikli araçların artmasıyla birlikte artık şarj
istasyonları noktaları da artış göstermiştir. Elektrikli araçların
dezavantajları arasında yüksek fiyatları en olumsuz yanlarından biridir.
Batarya şarj süreleri için AC (Alternatif Akım) istasyonlarında 6-8 saatte tam
kapasiteye ulaşırken, DC (Doğru Akım) istasyonlarında 40-50 dakikalara kadar
inebilir. Bu süreler tabi ki akaryakıt ikmalinin çok çok üstünde süreler ancak
ilerleyen yıllarda bu sürelerin azalması için AR-GE çalışmalarının sürdüğünü
söylemek gerekir. Bazı elektrikli araç (Electric Vehicles – EV) üreticileri
piyasaya sürdükleri bataryalar için ekstra kira masrafı yansıtmaktadırlar. Bu
durum dezavantaj gibi görünse de pil kiralamanın getirdiği iyi yanlarda vardır.
Kiralama işleminde batarya performansı azaldığında üretici firma tarafından
yenisinin sağlanması sözleşmeye eklenir. Bunun sebebi batarya sigorta
ödemelerinin kira tutarının içerisinde yer almasıdır. Pil kirası olmayan
araçlarda ise markalar, batarya bakım ve değişimini satın alma ücretine
yansıtarak tam garanti ve bakım desteği sunarlar.
Elektrikli araçlar konusunda markalar gün geçtikçe
kendilerini geliştiriyorlar ve ilerleyen zamanlarda bu araçların daha çok
gelişeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Artık fosil yakıt tüketen araçların hem
doğa hem de insanlar için zararları göz önünde olduğu için bundan sonraki
yıllarda elektrikli araçları dünyanın her yerinde trafikte fazlaca görmemiz
kaçınılmaz bir gerçek olacaktır.
Yorum yaz